Değer Vermek Nedir Kısaca?
Bazen günümüz dünyasında, her şey çok hızlı ve yüzeysel geçiyor. Her şeyin bir fiyatı var, bir karşılığı var, bir sayısı var. Ama ya değer? Değer vermek nedir? Bu soruyu sorduğumda aklıma her zaman çocukluk anılarım geliyor. O zamanlar dünyaya sadece sevgiyi ve anlamı görerek bakıyorduk. Ama şimdi, hayatın karmaşasında değer vermek ne anlama geliyor? Bu soruyu biraz daha derinlemesine düşündüğümde, değer vermek aslında her şeyin ötesinde bir şey olduğunu fark ediyorum.
Değer Vermek: Küçük Bir Çocukken Başlayan Bir Hikaye
Ankara’nın o sımsıcak yaz akşamlarında, mahalledeki diğer çocuklarla oynadığım zamanları hatırlıyorum. Bahçelerde koşarken, birbirimize en basit şeyleri “değer vermek” anlamında kullandığımız kelimelerle anlatıyorduk. “Bunu senin için aldım”, “Bu sadece senin için özel” gibi ifadeler, bir çocuğun verdiği değeri anlamanın en saf yoluydu. O zamanlar değer vermek, bir şeyi en samimi şekilde paylaşmaktı. Çocuklar arasında, belki de en değerli şey “birlikte vakit geçirme” idi. Şimdi, büyüdükçe değer vermenin yalnızca bir şeyleri paylaşmak olmadığını, biraz daha karmaşıklaştığını fark ediyorum.
Buna örnek olarak, iş hayatımda karşılaştığım bir durumu paylaşmak istiyorum. Geçenlerde bir iş görüşmesindeydim ve karşımda bana değer veren, fikirlerimi dinleyen bir patron adayı vardı. O an, söz konusu iş değil de, yalnızca bana gösterilen ilgiydi benim için değerli olan. Bir insanın size gösterdiği değer, sahip olduğunuz bilgiden çok daha fazla şey anlatabiliyor.
Değer Vermek: Veriler ve İnsanlar Arasında
Ekonomi okudum ve haliyle sayılarla uğraşmayı seviyorum. Verilere dayalı birçok şeyin insanlar arasında nasıl anlam bulduğunu görmek her zaman ilgimi çekmiştir. Örneğin, geçenlerde bir araştırma okudum; araştırmada, çalışanların yüzde 70’inin işyerlerinde sadece maaşla değil, aynı zamanda değerli hissedilerek motive oldukları ifade ediliyordu. Yani aslında, birinin size değer vermesi, sadece bir maaş zammı ya da primle ilgili değil, daha çok bir insanın size gerçekten önem verip vermediğiyle ilgili. Çalışanların iş yerlerinde değerli hissetmelerinin, yalnızca üretkenlikleri üzerinde değil, aynı zamanda genel mutluluk seviyeleri üzerinde de ciddi etkisi olduğu bir gerçek. Bu da gösteriyor ki, değer vermek yalnızca kişisel ilişkilerle sınırlı kalmıyor; iş yerindeki atmosferi bile dönüştürüyor.
Benim için değer vermek; birinin söylediklerini dinlemek, üzerine düşünmek ve karşılıklı anlayış içinde olmak demek. Mesela iş yerinde, birbirimizin fikirlerine değer vermek, projelerimizi daha verimli hale getiriyor. Yalnızca üst düzey yöneticilerin değil, tüm çalışanların birbiriyle değerli bir iletişim kurması, şirketin başarısını doğrudan etkileyen bir faktör. Bir veri analisti olarak, sayılarla, grafikleri analiz etmekle meşgulken, bir diğer yandan insanların bu verilerle nasıl bağ kurduğunu görmek bana farklı bir perspektif katıyor.
Değer Vermek: İnsan İlişkileri ve Günlük Hayat
İnsanların, özellikle de yakın çevremdeki insanların bana gösterdiği değer, benim hayatımın yönünü belirleyen bir faktör. Geçenlerde bir arkadaşım bana şöyle demişti: “Sana değer verdiğimi hissettiğimde, sen de bana değer veriyorsun ve biz birbirimize daha iyi insanlar oluyoruz.” Bu, bana çok anlamlı gelmişti çünkü sadece bir şeyler vermek değil, birinin değerini anlamak ve karşılıklı olarak paylaşmak ilişkilerin temelini oluşturuyor. Bir insanın değerini hissetmek, bazen o kişiyle geçirdiğin bir anın, bazen de söylediğin bir sözün, belki de hiç düşünmeden verdiğin küçük bir desteğin etrafında şekilleniyor.
Ailemle ilişkilerim de bu konuda çok öğreticiydi. Annem, her zaman bana en küçük şeylerin bile büyük bir anlam taşıyabileceğini öğretirdi. Birine kahve yaparken, onu ne kadar özenle hazırladığınız, ona ne kadar değer verdiğinizi gösteriyor. Bu, tek bir jest bile olsa, karşılıklı bir anlayışa, bir saygıya dayanıyor. Değer vermek, sadece maddi şeylerle değil, duygusal yatırımlarla da ilgili.
Sonuç: Değer Vermek, Bir Yaşam Tarzı
Sonuç olarak, değer vermek nedir sorusunun cevabı, sadece maddi şeylere odaklanmaktan çok, karşımızdaki kişiye gerçekten ilgi duymak ve bunu hissettirebilmekle alakalı. Bu, bir aile üyesine, bir arkadaşınıza veya iş arkadaşınıza verebileceğiniz en kıymetli şey olabilir. Ekonomi okuduğum için de şunu söylemek gerekirse, verilerin soğuk dünyasında bile, insanların birbirine değer vermesi çok daha anlamlı ve sıcak bir şeydir. Değer vermek, karşınızdaki kişinin bir an için dünyanın merkezinde olduğunu hissettirebilmek demek. Bu da yaşamın tüm yönlerini zenginleştiriyor ve aslında hayatı daha değerli kılıyor.